Kanal D’nin sevilen dizisi “Küçük Sırlar” hakkında bugüne dek birçok iddaa ortaya atıldı. Bunlardan en dikkat çekeni, Merve Boluğur daha çok beğenildiği için Sinem Kobal’ın rolünün azaltıldığı ve ikilinin bu yüzden arasının açıldığıydı. Dizinin iki yıldızına haberlerin aslını sorduk, “Biz çok iyi anlaşıyoruz, aramızdaki dostluğu kimse bozamaz” yanıtını aldık
Sinem Kobal
Su'nun yerinde olmak istemezdim
“Küçük Sırlar”da sekiz bölüm geride kaldı, Su hiç beklemediği olaylarla karşılaştı. Peki bundan sonra başına neler gelecek?
- Babası, babaannesi, ağabeyi, en yakın arkadaşı, sevgilisi, hepsi Su’yu hayal kırıklığına uğrattı. Su, şaşkınlıktan ne yapacağını bilemediği için bir süre olayları izlemekle yetindi. Ama yaşadığı öfke ve hırs onu başka yerlere sürükleyecek. Su, doğruları ve sevdikleri için belaya atlamaktan ve can yakmaktan çekinmeyecek. Yani bundan sonra Su’nun başına gelenleri değil, Su’nun yapacaklarını izleyeceğiz.
Ali, Çet ve Demir arasında kaldı Su... Ali en yakın arkadaşıyla birlikte. Peki kazanan Demir mi yoksa Çet mi olacak?
- Aslında yeni bir aşka yelken açmak için Su’nun cesarete ihtiyacı var. Demir, Su’nun çocuksu ve iyi yönünü destekliyor. Çet’le ise tehlikeli bir arkadaşlığı var. Zor bir seçim... Şu anda Su’ya en saf duygularla yaklaşan kişi Demir. İyi arkadaştan iyi sevgili olur mu ya da Çet ve Su gibi iki kötü arkadaştan iyi sevgili olur mu, bilinmez. Su’nun yerinde olmayı istemezdim. Olsaydım, kolay kolay seçim yapamazdım.
En yakın arkadaşı Arzu, Su’nun sırlarını ortaya döktü, şimdi de onun eski sevgilisi Ali’yle beraber. Su, yaptıklarından sonra Arzu’nun karşısına çıkacak mı?
- Su, Arzu’ya zarar gelmesin diye elinden geleni yaptı ama Arzu ona iki kez ihanet etti. Artık Arzu’ya kolay kolay güvenmeyecek. Arzu “Su nasıl olsa affeder” diyor ama bu o kadar kolay olmayacak.
“Küçük Sırlar” ekrana gelmeye başladığı günden beri çeşitli iddialar ortaya atıldı. Yönetmenle kavga ettiğiniz söylendi, Merve Boluğur daha çok beğenildiği için sizin rolünüzün azaltıldığı öne sürüldü. Neler söyleyeceksiniz bu iddialarla ilgili?
- İddialar aldığımız ücretlerle, yönetmen kavgalarıyla, kovulmalarla başladı. Rol kısaltmaları ve aşk haberleriyle devam etti. Yapım şirketimiz her defasında açıklama yaptı ama ne yazık ki bu iddialar devam ediyor. Çünkü “Küçük Sırlar”, çok dikkat çeken bir iş... Ben bu zamana kadar yer aldığım projelerin ilgi görmesini hep ekibin başarısına bağladım. “Küçük Sırlar” da bu başarıyı yapımcısı, senaristleri, yönetmeni, set ekibi ve tüm oyuncularıyla yakaladı. Biz birbirine destek olan, çok uyumlu ve genç bir ekibiz. Bu tür iddialarla yıpratılmak istemiyoruz. Hepimiz çok iyi anlaşıyoruz ve aramızdaki dostluğu da hiç kimse bozamaz.
Merve Boluğur
Ayşegül aslında sevgi arıyor
“Küçük Sırlar”da, “Acemi Cadı” dizisindeki gibi Ayşegül adlı bir karakteri canlandırıyorsunuz. İki Ayşegül’ü kıyaslamanızı istesem, neler söylersiniz?
- Aralarında kıyaslanamayacak kadar büyük farklar var. “Acemi Cadı”daki Ayşegül sevimli, nahif ve çocuksuydu, daima arkadaşlarını düşünürdü. “Küçük Sırlar”ın Ayşegül’ü ise entrikacı, gözü kara, amaçlarına ulaşmak için dişiliğini kullanan bir kız...
Siz de seyirciler kadar kızıyor musunuz Ayşegül’e?
- Ayşegül’ün içinde büyük fırtınalar kopuyor ama o bunları sadece yalnızken yaşıyor. Başkalarının yanında hislerini bastırabilen, güçlü bir karakter Ayşegül. Çok küçükken yaşadıkları, onun güçlenmesine neden olmuş ve hayattaki duruşunu etkilemiş. Ama içten içe gerçek sevgiyi arıyor, sevilmek istiyor.
Ayşegül’ün bu kadar kötü olmasının nedeni ne gerçekten?
- Aile ortamında büyümemiş, gerçek sevginin ne olduğunu bile bilmiyor. Hayatında tutunacak sadece annesi var, ondan da istediği şefkati göremiyor. Ali’nin de onu terk etmesi, Ayşegül için büyük bir yıkım oluyor, çünkü yalnızlığa tahammülü yok. Yaptığı her şeyin temelinde, sevgisizlik ve saygısızlık yatıyor.
Ailesi ve arkadaşlarına oyunlar oynamaya daha uzun süre devam edecek sanırım...
- Ayşegül’ün oyunları bitmez, çünkü o bundan keyif alıyor. Ayşegül’ü Ayşegül yapan en belirgin özellik bu.
Ayşegül son bölümlerde Ali’yle pek uğraşmıyor. Bu fırtına öncesi sessizlik mi acaba?
- Hep beraber izleyip göreceğiz. Şimdilik başka hedefleri var.
Ayşegül, Ali’ye ona olan büyük aşkı yüzünden mi bu kadar tepkili, yoksa Ali artık hırs mı oldu onun için?
- Sevdiği gencin başkasına gitmesine tahammül edemiyor. Yalnızlıkla baş başa kalmak ve istenmemek dayanılmaz duygular onun için. Tabii işin içinde popülerlik ve “en iyi olma” arzusu da var...
“Acemi Cadı” dizisiyle geniş bir hayran kitlesi edindiniz. Aynı kitleden bu yeni rolünüz için ne gibi tepkiler geliyor?
- “Acemi Cadı”, daha çok çocuklara hitap eden bir projeydi ve çok sevildi. “Küçük Sırlar”, daha geniş bir kitleye ulaşıyor, geri dönüşler de çok olumlu. Özellikle oyunculuğum adına güzel şeyler duyuyorum. Ayşegül sivri bir karakter olmasına rağmen çok sevildi. İmajı da benimsendi. Bunlar da beni çok mutlu ediyor.
Hürriyet Magazin.